18 Şubat 2011 Cuma
SÜT VE YOĞURT.....
İkinciler, kaybedenler listesinin en başında yazılanlardır
Hiçbir sevgilimin ilk sevgilisi olamadım ben.
Hiçbir zaman ilk kadını , ilk seveni olamadım.
Hep benden önce de methiyeler düzüldü, benim aşık olduğum bakışlara; ellerini tutanlar oldu; dudaklarına notalar bırakanlar, belki benim tuttuğum gibi sihirli değildi dokunuşları; belki benim bıraktığım gibi özgün değildi dudaklarında bırakılan melodiler ama hep ikinciliği paylaştı hayat benimle bu konuda(genelde diğer bütün kadınlara da olduğu gibi).
Uğurlarına yapabileceklerimi anlattığımda belki de ikinci kez dinliyorlardı bu masalı, belki de sayısını onlar bile unutmuşlardı.
Aynı bardaktan çay bile içmeyeceğim kadınlarla aynı duyguları paylaşmıştım aynı adamlara karşı, aynı tepkileri almıştım belki de aynı tepkilerle karşılık vererek.
Ara ara eski sevgililerinden bahsedenler de oldu,
her harekette karşılaştıranlar da, sanki vücuduma hızla giren okun acısı yetmezmiş gibi çıkarmak ister gibi görünüp ‘sen onlardan daha iyisin’ ile canımı daha da yakanlar da.
Hatta olayı abartıp kendilerince beni en iyisi ilan edip,benim kadar iyi birisine layık olmadığını söyleyenler de.
Benimle yaralarını kapatmaya çalışanlar aslında benimle onu daha da deştiler.
Yalan söylemiş Özdemir Asaf : ‘Her lekenin ancak kendisiyle filan çıktığı yok!’.Çivinin çiviyi söktüğü de yalan. Hem birinin sütten ağzı yandı diye benim yoğurt muamelesi görmem nedendir ?Benim de sütten ağzım yeterince yanmadı mı,bu durumda süte bozulmam ben onu aceleyle yok etmeye çalışan ağza bozulduğum kadar.
Pek ağız yakan olmadım ben ama hep süzme yoğurt muamelesiyle sık karşılaştım.
Süt olup ta yaktığım ağızlar varsa bilmeden kendilerinden özür diler kimseye süzme yoğurt muamelesi yapmamalarını tavsiye ederim.
Çünkü ikinciler hep kaybedenler listesinin en başında yazılanlardır.