'Polyanna' modunda annemizden doğduğumuzda gözümüzü açtığımız dünya 'Alice Harikalar Diyarında' tadında olsaydı,hayatımızı sürdürürken,hayat labirentlerinde 'Hansel ve Gretel' gibi hiç kaybolmasak,önümüze sık sık 'Allattin'in sihirli Lambası' çıksa,bütün isteklerimiz bir dilekle gerçekleşse,bize yalan söyleyenlerin burunları 'Pinokyo' gibi uzasa,yaşarken hiç bir zaman 'Pembe Panter' gibi yağmur bulutları üzerimizde dolaşmasa ve bir gün 'Pamuk Prenses' gibi yakışıklı bir prens tarafından öpülüp,'Kül Kedisi' gibi fakirlikten kurtulup saraylarda ömrümüzün sonuna kadar yaşasak ne güzel olurdu değilmi?
Ama yok öyle bir dünya.........
Bu masalları anlayamayacak kadar minik bebeklere,masal dinleme çağı henüz geçmiş çocukların tecavüz edip onları öldürdükleri bir mahşer yeri burası.
Polyanna'yı da en son Boğaz köprüsünün parmaklıklarında görmüşler,elinde intihar mektubuyla.En altta 'Çok mutsuzum' yazıyormuş...........